Mevlana Mesnevi 6. Cilt

Büyük Mutasavvıf Mevlana'nın Mesnevisinin 6. Cildini buradan online okuyun.

1 - 700 Beyitler

Rahman ve Rahim Allah adıyle.

Bu, Mesnevi kitabının ve mânevi delillerin altıncı cildidir. Vehim ve şüphe karanlıklarını aydınlatan, zan ve tereddüt hayallerini gideren bir ışığa benzer. Fakat bu ışığı hayvani duyguyla görmenin imkânı yoktur. Çünkü hayvanlık durağı, aşağılıkların en aşağısıdır ve o duraktakileri, aşağılık âlemin suretini yapsınlar, düzsünler diye yaratmışlardır.

701 - 1400 Beyitler

Kulakları sözle meşgul olsun da akılları gülün yüzünü görme havasına kapılmasın. Hele pek aydın olan bu güneşin karşısında her delil hakikatte yol vurucudur. Çalgıcı, Türk beyinin meclisinde şu gazeli okumaya başladı: Gül müsün, süsen mi, yoksa ay mı? Bilmiyorum ki, bu perişan âşıktan ne istersin? Bilmem ki... Türk beyi bunu duyunca "Bildiğini söyle be!" diye bağırdı, çalgıcı da ona cevap verdi.

1401 - 2100 Beyitler

Fakat bu yüce ve adalet sahibi Mahmud'un merhametini bilsen sonu hayır olsun, Mahmud olsun dersin. Ey gönlü korkup duran, yoksulluk sana göre Mahmut'tur. Seni yoldan çıkaran tabiatını pek dinleme. Yoksulluğu adam akıllı avlasan o çocuk gibi kıyamete dek ağlarsın. Beden, insanı besleme hususunda anaya benzer ama sana yüz düşmandan daha düşmandır. Bedenin hasta oldu mu sana ilaç aratır, kuvvetlendi mi seni şeytanlaştırır, bir put haline sokar.

2101 - 2800 Beyitler

Davulu var, bayrağı var, ülkesi var. Böyle bir padişaha hazır sofraya oturur diyen köpektir. Gökler, onun ayına kuldur. Doğu da ondan ekmek dilemektedir, batı da. Fermanında "Sen olmasaydın gökleri yaratmazdım" hadîsi yazılı olan zat, bir zattır ki herkes onun nimetlerine, onun rızk taksimine muhtaçtır. O olmasaydı gökyüzü olmazdı, dönmezdi, nurlanmazdı, meleklere yurt kesilmezdi.

2801 - 3500 Beyitler

Kardeşlerimden mi feryat edeyim, kadınlardan mı? Âdem gibi cennetlerden düştüm ben! Kış yaprağı gibi soldum, çünkü vuslat cennetinde buğday yedim. Senin lûtfunu, ihsanını, o barış selâmını o güzel haberini duyunca, kötü göz değmesin diye ateşe çöreotu attım, fakat çöreotuma da kötü göz değdi. Önde de sonda da her kötü gözü def eden, ancak ve ancak mahmur gözlerindir.

3501 - 4200 Beyitler

Tanrı korkusuyla heva ve hevesten geçtin mi Tanrı tesniminden bir sağrak elde edersin. Heva ve hevesine uyup dolaşma. Bırak o yolu. Tanrı kapısına, selsebil ırmağına doğru gel. Heva ve hevese uyup ot gibi yelin geldiği tarafa eğilme. Şüphe yok arş gölgesi, çerden çöpten yapılma kulübelerden yeğdir.

4201 - 4915 Beyitler

Düşüncen şaşırsın, bütün hünerin, işin gücün hayranlıktan ibaret olsun diye Tanrı bu hikmeti halk etti. Acaba sevgilinin vuslatına bu çalışmasıyla mı ererim, yoksa bedeni çalışmam olmaksızın başka bir yoldan mı sevgiliye ulaşırım? Maksadıma bu yoldan erişeceğim demem. Yalnız bakalım, isteğim nereden meydana gelecek diye çırpınır dururum. Başı kesilmiş kuş, can bedeninden nerede kurtulacak diye her yana koşar çırpınır, çırpınır ya.